Türkiye’nin İlk Kuantum Bilgisayarı ‘QuanT’ Tanıtıldı

Türkiye’nin İlk Kuantum Bilgisayarı ‘QuanT’ Tanıtıldı

Türkiye, teknoloji alanında önemli bir adım atarak ilk kuantum bilgisayarı olan QuanT’ı tanıttı. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) tarafından geliştirilen bu yenilikçi bilgisayarın tanıtımına, TÜBİTAK, ASELSAN ve Savunma Sanayii Başkanlığı da katkı sağladı.



TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da katıldı. Yılmaz, kuantum bilgisayarların sadece stratejik alanlarda değil, aynı zamanda sağlık, finans, sensör teknolojileri ve ileri malzeme geliştirme gibi sektörlerde de devrim niteliğinde değişikliklere yol açacağını belirtti.

Teknolojide Yeni Bir Dönem Başlıyor

Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, kuantum teknolojilerinin 2035 yılına kadar küresel pazarda 2 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaşmasının beklendiğini ifade etti. Görgün ayrıca, Türkiye’nin savunma sanayii sektörünün 2023 yılında 15 milyar dolarlık bir hacme ulaştığını ve bunun 3 milyar dolarının derin teknoloji ve hızlı ürün geliştirmeye yönelik yatırımlardan oluştuğunu söyledi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, dünyada kuantum bilgisayar teknolojisine sahip sadece 15 ülke olduğunu ve Türkiye’nin de bu ülkeler arasına katıldığını vurguladı. Hisarcıklıoğlu, QuanT’ın TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nde geliştirildiğini, burada yeni araştırmacıların yetiştirildiğini ve ticarileşebilen ürünlerin üretildiğini dile getirdi.

“QuanT’ın sağladığı işlem gücü, savunma sanayisinden finans teknolojilerine, mobiliteden siber güvenliğe kadar birçok stratejik alanda ülkemizin küresel rekabet gücünü artıracaktır. Ayrıca, QuanT’ın altyapısı yerli algoritmaların geliştirilmesi ve Türkiye’nin bu alanda lider konuma gelmesi için kritik bir adımdır,” şeklinde konuştu. Hisarcıklıoğlu, projeye destek veren TÜBİTAK, ASELSAN ve Savunma Sanayii Başkanlığı’na da teşekkür etti.

Kuantum Bilgisayarı Nedir?

Kuantum bilgisayarı, klasik bilgisayarlardan tamamen farklı bir çalışma prensibine sahiptir ve kuantum mekaniğinin temel prensiplerini kullanır. Geleneksel bilgisayarlar, elektrik akımının varlığı veya yokluğuna dayalı olarak 0 ve 1’lerden oluşan bitler aracılığıyla işlem yapar. Bu sistem, elektrik akımının devrelerdeki açık veya kapalı durumuna göre çalışır.

Kuantum bilgisayarları ise bilgi işlem için “kübit” adı verilen kuantum bitlerini kullanır. Kübitler, aynı anda hem 0 hem de 1 değerlerini alabilme özelliğine sahiptir; bu da süperpozisyon fenomeni sayesinde mümkündür. Süperpozisyon, bir kübitin aynı anda birden fazla durumda bulunabilmesini ifade eder.

Ayrıca, kuantum bilgisayarları “dolanıklık” adı verilen bir diğer kuantum fenomeninden yararlanır. Dolanıklık, iki veya daha fazla kübitin birbirleriyle bağlantılı hale gelmesini ve aralarındaki mesafe ne olursa olsun birinin durumunun diğerini etkilemesini sağlar. Bu özellikler, kuantum bilgisayarlara paralel işlem yapma ve belirli problemleri çok daha hızlı çözme yeteneği kazandırır.

Bunun yanı sıra, kuantum bilgisayarlar “girişim” (interferans) özelliğini kullanarak hesaplama süreçlerini optimize eder. Girişim, kuantum dalga fonksiyonlarının birbiriyle etkileşimi sonucu oluşan yapıcı veya yıkıcı desenleri ifade eder. Bu mekanizma sayesinde, istenmeyen hesaplama sonuçları bastırılırken, doğru sonuçlar güçlendirilir.

Sonuç olarak, kuantum bilgisayarı klasik bilgisayarlardan çok daha yüksek bir işlem gücüne ve hızına ulaşabilir. Bu teknoloji, özellikle karmaşık hesaplamaların ve büyük veri işlemlerinin gerektiği alanlarda devrim yaratma potansiyeline sahiptir. Örneğin, siber güvenlikte şifreleme algoritmalarının çözülmesi, yeni ilaç moleküllerinin simülasyonu, karmaşık optimizasyon problemlerinin çözümü ve finansal modellemeler gibi işlemler kuantum bilgisayarlar sayesinde çok daha hızlı gerçekleştirilebilir.

Geleceğin Teknolojisine Yatırım

Bilim insanları, kuantum bilgisayarların özellikle optimizasyon problemlerinde ve büyük veri analizlerinde çığır açacağını öngörüyor. Ancak bu teknoloji henüz gelişim aşamasında olup, donanım üretimi ve hata paylarının azaltılması konusunda çalışmalar devam ediyor.

Türkiye’nin QuanT projesi ile kuantum teknolojileri alanında attığı bu adım, ülkenin küresel teknolojik rekabet gücünü artırma hedefinin bir parçası olarak görülüyor. Akademi, devlet kurumları ve özel sektörün iş birliğiyle hayata geçirilen bu proje, Türkiye’nin geleceğin teknolojilerine yaptığı yatırımların somut bir göstergesi niteliğinde.

QuanT’ın tanıtımı, Türkiye’nin teknoloji ve bilim alanında yeni bir döneme girdiğini işaret ediyor. Kuantum bilgisayarı, sunduğu imkanlar sayesinde, ülkemizin stratejik sektörlerde önemli atılımlar yapması bekleniyor. Bu gelişme, sadece teknoloji tutkunlarını değil, aynı zamanda ekonomiden savunmaya birçok alanda faaliyet gösteren kurum ve kuruluşları da yakından ilgilendiriyor.

Kaynak: İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir